Bir insan gövdesi kac insanin aklindan, kalbinden ve hayatindan kurulmustur Bir, ikiden cok mudur, büyük müdür; cokluk ve büyüklük göreceli kavramlar midir ya da parcalanmis bir yapi icerisindeki bütünlük kendini en cok hangi noktalarda duyurur Dil, parcalanmanin ya da bir bütüne varmanin ifadesini nereye kadar saglayabilir Nereden sonrasinda ücüncü girer devreye ve diger iki kisinin hayatina disaridan bakma, ona dokunma cesaretini ne zaman gösterebilir Bu sorularin yanitlarina dair bir kesif romani SBos. Mesud Uz, son derece etkileyici, bazi bölümleriyle adeta bir Beckett atmosferi yarattigi bu romaniyla roman diline de bambaska bir noktadan baktigini gösteriyor bizlere. Alisilmisin disinda bir kurgu, alisilmisin disinda bir mimari örnegi sergiliyor romaninda. Gövde-ruh catismasi olarak da degerlendirilebilecek iki karakterin karsisinda zaman zaman beliren ve dünya ya da baskalari olarak görülebilecek ücüncü bir sesin varligi romana apayri bir ruh kazandiriyor. Metinler arasi gecisleriyle, carpici diliyle ve derinlerden büyük bir gücle yükselen sesiyle Bos üzerinde düsüneceginiz, her okumada baska bir yönünü kesfedeceginiz,sorular sorup yanitlar aramakla hayat ile ic ice yorumlayacaginiz bir roman. Farkli ve bir o kadar cesur