Yasadiklarimdan cok, gözlemledigim yasama dair cogunlukla yalnizlik ve caresizlikle bezenmis carpici ip uclarini öyküye dönüstürmek ve bu öyküleri okuyucunun begenisine sunmak, benim icin kacinilmaz bir sondu ve o kacinilmaz sonu gercek anlamda sonlandirmanin zamani gelmisti.Kasaba hayatinin, samimiyetsiz sehir yasamina karsin kiyas götürmeyecek sicakliginin, nerede yasarsa yasasin yalniz kalmayi becerebilen, yasamin kiyisindan kösesinden tutunma cabasini sürekli öteleyen unutulmusluk hissini bir yasam bicimi haline getirmis kisilikler acisindan ne önemi var ki SBenim bu dünyaya bir gelis amacim var mi diyebilecek kadar yasam mücadelesinde pes etmis, müzmin bezginlerin bardagin bos tarafini görme yetenekleri, belki de onlari incelemeye ve gözlemlemeye deger hale getiriyor. Bu kitaptaki öykülerin tamami olmasa da, belirgin sekilde Sunutulanlarin konu edildigi, ana temanin yalnizlik, umutsuzluk ve unutulmak üzerine oldugu gerceginden hareketle, haddimi asarak üstü kapali sekilde, silik bir yildizin aslinda parlak bir günes oldugunu ve bakis acisina eser miktar umut eklendiginde yasamin aslinda Syasamaya deger bir sürece dönüstürülebileceginin ip uclarini vermeye yönelik bir caba olmasi düsüncesinin kagida yansima bicimi olarak algilanabilir.