Biz bir avuc kadindik Cennete dokunduk. Disarida mevsim, havada ciglik cigliga kuslar, toprakta karincalar zikrederken yaraticiyi, bir kadinin kalbinden yükselir bir erkek ve ellerinde büyür masum bir bebek Kadinin dokundugu yerden acar umut cicekleri. Insana bahsedilmistir kur-anin yükü ve merkezine edep diye insa edilmistir kadin. Her sey bir kadinin varliginda hayata kavusur. Bu yüzden kur-an, cahiliye döneminin itilmis ve horlanmis kadinini fezaya yükseltmistir, Allah resulünün isigindan.Diri diri topraga gömülen, pazarlarda köle diye satilan kadina dokunmustur Islamiyet. Ve bu kutsal kadinin kendisine Hz Aisenin ögrenme, Hz. Haticenin vefa, Hz Asiyenin bataklik icerisinde bile kurtulus cicegi olarak acan ruhunu örnek almasini isaret etmistir. Kadin kendine deger vermeyi unutup, cirkinliklerden siyrilamadigi gün, eli sopali, kalbi karanlik erkekler yetismeye baslamistir bu ülkede. Sonra bu erkekler kadini daha da kayiplastirmis, eksiklestirmistir. Bir kadini degersizlestirmekle baslamistir, yikilan yuvalarin resmi. Ülkemizde cagdas kadin diye cizilen resimlerin ardinda Islamin yücelttigi kadini yikan darbeler sinsice islenmistir.Iste cagimizin cehaletinden arinmak icin Cennet kadinlarinin en güzel örnekleri olan Hz. mine, Hz. Hatice, Hz. Meryem, Hz. Aise, Hz. Asiye, Hz. Sümeyye, Hz. Fatima, Hz. Zeynep, Hz. Rabia, Hz. Hifa gibi mukaddes kadinlarin hayatina yolculuk etme vakti. Kadin, iki hece alfabede Oysa bir hayat risalesi gönüllerde...